sweet kitchenmyspace

İçine sevgi katılmış tarifler...

10 Mayıs, 2006

Biberiyeli kuzu rosto, sarımsaklı fırın domatesler ve unsuz bademli portakallı kek

Blogumu takip edenlerin çok iyi farkettiği üzerimdeki seyahatler sonrası yorgunluk ve rehaveti atmaya çalışıyorum. Herkes blog bu ara yavaşladı mı ne gibi haklı sorular soruyorlar. Seyahat öncesi verdiğim tarifler yeterli bulunmadı anlaşılan. Aslında çok da haklılar yapmak istediğim pek çok şeyler, yepyeni yemek kitaplarından denemek istediğim onlarca tarifler var ama bende hal kalmamış velhasıl... Artık yaşın ilerlemesi mi desem, ağzıma almak bile istemiyorum ama , biraz da öyle galiba vücut bu koşuşturmaları eskisi gibi kaldırmıyor anlaşılan... Neyse artık bugün itibariyle silkinip sizlere değişik bulduğum yeni tarifleri tekrar yazmaya başlıyorum...

Bu hafta daha önce anlattığım üzere Bolu'dan aldığımız nefis etler yüzünden et ağırlıklı öğünler içeren bir hafta geçiriyoruz. Gamzecim İstanbul'a gittiğimde yepyeni yabancı yemek kitapları verdi. Biberiyeli kuzu ve domatesler Gamze'nin Anne Willan'ın "Meat Classics" kitabından, bademli tatlı ise benim yeni getirdiğim " The Complete Cookies, Muffins & Cakes Cookbook"'tan yapılmıştır.

Et biberiye ( ben bu otu hep rosemarie diye bilirdim babamın klasiği rosemarie ve sirke sosunda balık nedeniyle) ile nefis bir aroma kazanıyor, tabi sarımsaklar da nefis kokutuyor. Ev ahalisi kokular nedeniyle et pişene değin zor bekledi. Evimizde koyun ve kuzu ( pirzola dışında) tüketilmemesine rağmen nar gibi kızaran ve ağızda eriyen ve tadı tandır benzeri bu eti çok severek yediler yanında domatesler ile birlikte... Bence yemek davetleri için de çok göz dolduran bir et yemeği...

Tatlı ise pudra şekeri ile süslendikten sonra krema ve değişik meyvelerle servis yapılıyor. Ben çok beğendim, portakal aroması yoğun hissediliyor, badem ayrı tat veriyor... Benimde bugünlerde yaklaşan yaz mevsimi nedeniyle yapmaya çalıştığım diyetin akıbetini takdirlerinize bırakıyorum pişen bu yemeklerden sonra...

Biberiyeli kuzu rosto


Malzemeler

1 adet kuzu kol ( yağları iyice temizletilecek)

1 adet büyük soğan

1 adet büyük havuç

5-6 diş sarımsak

Biberiye ( taze olursa harika olur ben evde tazesi olmadığından kurutulmuşunu ufaladım)

3 yemek kaşığı zeytinyağı

tuz, karabiber

Yapılışı

Fırın tepsisi ya da rosto tencerinizin tabanına soğanı dörde bölüp, havucu da 2 parmaklık parçalara kesip yerleştiriyouz. Kuzu kolu bu soğanların ve havuçların üzerine yerleştiriyoruz. Etin üzerinde bıçakla açtığımız deliklere sarımsakları yerleştiriyoruz. Zeytinyağını etin üzerine gezdirdikten sonra biberiye , tuz ve karabiberi de etin üzerine döküyoruz. Önceden 230 dereceye ayarladığımız fırınımıza etin üzrini aleminyum folya kaplayarak koyuyoruz. 45 dakika kadar sonra etin kızarması için folyoyu kaldırıp dereceyi 180 düşürüyoruz ve eti zevkimize göre 1 veya 1.5 saat kadar daha pişiriyoruz. Etin suyu bazen azalabiliyor öaybardağı ile azar azar eklemeler yapabilirsiniz.

Sarımsaklı fırın domatesler

Et yemeklerinin yanına bu fırın domatesler çok yakışıyor ben aynı içi mantar içinde kullanıyorum.

Malzemeler

4 domates

3 -4 yemek kaşığı zeytinyağı

2 büyük diş sarımsak

1\2 su bardağı galeta unu

5-6 sap maydanoz ( bıçakla ince kıyılacak)

tuz, karabiber

Yapılışı

Fırınımızı 180 dereceye ayarlıyoruz. Domatesleri yıkayıp ikiye bölüyoruz. Dengede durmaları için alt kısımlarından ince bir dilim kesiyoruz.

Zeytinyağını, dövülmüş sarımsağı, maydanozu, galeta ununu, tuz ve karabiberi karıştırıyoruz ve kaşıkla domateslerin üzerine yerleştiriyoruz. Domatesleri yağladığımız fırın kabına yerleştirip fırına veriyoruz. 10- 15 dakika domatesler yumuşayıp üzerleri kızarana kadar pişiriyoruz.

Unsuz bademli portakallı kek


Malzemeler

2 portakal

1 1\2 su bardağı toz badem

1 su bardağı şeker

1 paket kabartma tozu

1 paket vanilya

1 tatlı kaşığı Cointreau ( portakal likörü)

6 yumurta

Yapılışı

Portakalları iyice yıkayıp tencereye koyuyuoruz ve üstünü örtene kadar su dolduruyoruz. Portakkalar iyice yumuşayıncaya kadar yaklaşık 40 dakika kaynatıyoruz. Portakallar iyice yumuşadıktan sonra tencereden alıp dörde bölüyoruz, sert yerlerini ve beyaz kısımlarını temizledikten sonra soğutuyoruz.

Fırınımızı 180 dereceye ayarlıyoruz. 23 cmlik yuvarlak kek kalıbını yağladıktan sonra tabanını yağlı kağıtla kaplıyoruz.

Soğuyan portakalları robotta püre haline getiedikten sonra, toz bademi, şekeri, vanilyayı, kabartma tozunu, içkiyi ekleyip çırpıyoruz. Teker teker yumurtaları ekliyoruz, çok fazla çırpmıyoruz karışımı ve kek kalıbına boşaltıp 180 derecede 50 dakika pişiriyoruz.

Soğuyunca kekin üstünü pudra şekeri ile süsleyip, servisini krema ve meyvalarla yapıyoruz.

8 Comments:

At 1:11 ÖS, Blogger Sibel said...

Sevgili Begüm, ben de uzun bir aradan sonra blogu bugün güncelledim, bazen insan yazamıyor çeşitli nedenlerle ama yazmak yine de iyi geliyor değil mi? Bu arada Git'in yeni sayısı çıktı, bu seferki yazı çay saatleri üzerine ve senin de adın geçiyor! Söylememiştim sanırım, sürpriz oldu:) Bulabilirsin bayilerde umarım ki..
Sevgilerimle!..

 
At 4:02 ÖS, Blogger Papatya said...

Sevgili Begum,
blogunu ilk ziyaret edisim..zaten bloglar aleminde cok yeniyim. Bu unsuz tarif dikkatimi cekti ve hemen kardesime bir link gonderdim. Cunku glutensiz tarifler Bahari yakindan ilgilendiriyor... tarif için sagol. Ben de bloguma beklerim...

 
At 5:03 ÖS, Blogger Hülya YILMAZ said...

Bu ne zevkli ve leziz bir menü. tebrikler...
hepsinide ilk fırsatta deneyeceğim.

 
At 5:20 ÖS, Blogger begüm said...

Papatya merhaba

Kardeşin bu tariften hoşlanır umarım. Çok lezzetli bir kek oluyor, severse çok mutlu olacağım.

Sanada blog dünyasında başarılar...

Sevgilerimle

 
At 5:22 ÖS, Blogger begüm said...

Sibelcim merhabalar

Uzun aradan sonra sizleri özledim... Çok zarifsin dergideki yazın için... Şimdi iş çıkışı hemen gazetecileri araştıracağım. Teşekkürler...

Begüm

 
At 5:24 ÖS, Blogger begüm said...

Hülya Hanım

Merhabalar. Teşekkür ederim.Denedikten sonra bana da haber verin olur mu...

Sevgilerimle

Begüm

 
At 9:42 ÖÖ, Anonymous Adsız said...

kuzu kol harika görünüyor sorum bir kuzu koldan kaç kişilik yemek çıkıyor
elinize sağlık
hülya

 
At 10:26 ÖÖ, Blogger begüm said...

Hülya merhabalar,

teşekkürler.Kuzu kolun tadı gerçekten çok lezzetli. En fazla 3-4 kişilik küçük olduğundan.

Sevgilerimle

Begüm

 

Yorum Gönder

<< Home

Google


Cursors