sweet kitchenmyspace

İçine sevgi katılmış tarifler...

18 Mart, 2007

Ye # 20 Çipohorta ve haşlanmış turpotu

Ye #20 yurdumuzun yenilebilir otları etkinliği için Asya'ya çok çok teşekkürler. Otlarla yaratılan birçok harika yeni tatlar kazanacağım için heyecanlı ve mutluyum.

Hem anne hem baba tarafından Giritlilik olması nedeniyle otların bendeki yeri apayrı. Annem muhakkak her öğünde soframızda haşlanmış değişik bir ot bulundururdu, bizde kardeşimle çok hoşlanmazdık desem. Üstelik bu otlar diri olurdu ve annemle babamın bu otları yerken aldıkları keyfe şaşardık desem. Radika özellikle hiç sofradan eksik olmazdı. Biraz büyüyüp bilinçenmeye başlayınca bu otların büyüsü bizi de sardı. Ailede uzun yıllar turp gibi yaşayan yaşlı ama gençler bizde bu otlarda bir alamet olduğunu düşündürdü. Bu otlar bir şekilde şifa kaynağıydı... Demek tatillerde Marmaris'e gittiğimizde daha eve varamadan o yorgunluğa rağmen pazardan muhakkak alınan otlarda bir keramet vardı. Evet bugün artık tüm dünyada kabul görüp, sağlıklı beslenmenin temeli olan bu Akdeniz usulü beslenme tarzı artık tüm dünyada üniversitelerde inceleme altında. Bu şifa kaynağı otlar, zeytinyağı ve balık sağlıklı yaşamın temel taşları. Benim ailemin de bu alışkanlığı bana kazandırmasının önemini bu yaşlarımda daha iyi anlayabiliyorum artık.

Benim anneannemden, babaannemden ve annemden gözlemlediğim en önemli nokta otların mümkün olduğunca az pişirilmesidir. Otlar kaynar tuzlu suya atılıp çok az pişirildikten sonra diri diri sızma zeytinyağı ve limon dökülerek ve en kısa zamanda tüketilir. Otların kaynatıldığı su hiçbir zaman dökülmez ve bolca içilir. Otlara farklı aroma katacak baharat, sarımsak vs. konulmaz. Ot yemeklerinin asıl rengi yeşildir, renk katacak salça kullanılmaz ve tatlandırma amaçlı sadece domates az miktarda kullanılır.

Bu etkinlikte çipohorta denilen ve canım İsmoş'umun en güzel yaptığı ot yemeğini seçtim. Çok hoş aromalar ve içerdiği bir çok değişik ot nedeniyle şifalar da içeren bir lezzet bu yemek. Otlar artık talebi çok olduğu için semt pazarlarında ya da manavlarda bulunabiliyor. Daha önce kuzu etli rezene tarifini de vermiştim. Birde annemin çokça yaptığı ve benim aromasından dolayı çok sevdiğim turpotu pişirdim.





Labada da bizimkilerin en şifalı ot diye bahsettiği bir ot. Labadayı aynı ıspanak pişirdiğiniz gibi pişirebilirsiniz ya da zeytinyağlı yaprak sarması gibi pişirebilir asma yaprağı yerine labadayı kullanabilirsiniz.





Çipohorta ( Kipohorta)





Bu anneannemin birçok güzel sebze yemeklerinden en sevdiğim... Çiporta ya da kipohorta diye adlandırılan bu yemeğin adının anlamını Girit yemekleri ile ilgili yayınları okurken öğrendim. Kipos bahçe ve horta ise yenilen yabani ot anlamındaymış. Bu harika zeytinyağlı yemek ılık olarak yeniliyor. Kış aylarında yapılınca içerdiği ayrı yazın ise ayrı. Tekirdağında bahçesinde sayısız ot ve bitki yetiştiren Ülya halam yazın çipohortaya domates ve fasulyenin kendileri dışında yapraklarını bile koyduğunu söyledi.


Çipohorta şu otlarla yapılıyor arapsaçı, ebegümeci, semizotu,pırasa, ıspanak, tilki kuyruğu, dereotu, maydanoz, taze soğan . Yazın ise kabak ( ben şimdi de kabak koydum çok tat katıyor), kabak çiçeği, fasulye ekleniyor. Arapsaçı ( rezene) yemeğin temel otlarından, yemeğe kattığı aroma muhteşem. Ben çipohortaya limon ve un karıştırarak döktüm Ülya halamın öğretileri doğrultusunda. Bu karışım esasında kuzu etli ot yemeklerinde kullanılıyor Girit mutfağında, ancak çipohortaya apayrı tat kattığını düşünüyorum.




Malzemeler

1 büyük kuru soğan ( küp doğranacak)
1 demet taze soğan ( iki parmak eninde doğranacak )
1 demet maydanoz
1 demet dereotu
1 adet pırasa ( ortadan ikiye sonra ince ince doğranır)
1 demet semizotu
250 gr ıspanak
500 gr arapsaçı
2 adet kabak ( yarım ay şeklinde doğranacak)
2 adet domates ( küp doğranacak)
1 büyük patates ( iri iri doğranacak)
1 dolu yemek kaşığı şeker
tuz
1 limonun suyu
1 dolu tatlı kaşığı un


Yapılışı


Tencereye 3-4 yemek kaşığı sızma zeytinyağı konur ve kuru soğanlar bu yağda öldürülür. Daha sonra taze soğanlar eklenir, domates eklenir. Tüm otlar mümkün olduğunca az sayıda kıyılarak eklenir. Sebzeler eklenir, en üste patatesler dizilir, tuz ve şeker konulur. Su kesinlikle eklenmeden otlar kendi suyuyla pişer. Tencerenin altı kapatılmadan limon ve un karıştırılır yemeğe eklenir ve bir taşım kaynar. Ben yemek piştikten sonra üzerine sızma zeytinyağı dolaştırıyorum.


Turpotu



Malzemeler

500 gr. turpotu
1 litre su
tuz
sızma zeytinyağı, limon




Yapılışı


Tencereye suyu koyuyoruz ve tuzu koyup kaynatıyoruz. Otları elimizle mümkün olduğunca az 2'ye veya üç parçaya bölüp kaynar suya atıyoruz ve haşlıyoruz . Otlar rengini kaybetmeden ocağın altını kapıyoruz. Üzerine limn suyu ve sızma zeytinyağı dolaştırıyoruz.

16 Comments:

At 9:29 ÖÖ, Blogger pecete said...

Yurdumun otlarını sayenizde daha yakından tanımak ve farklı lezzetleri görmek güzel oluyor. Ellerinize sağlık.

 
At 9:46 ÖS, Blogger Tijen said...

Begüm'cüğüm,
Ellerine sağlık. Ne güzel anılar canlanıyor bir bilsen bu güzel tarifleri okudukça.
Tijen

 
At 10:46 ÖS, Anonymous Adsız said...

canım harika tarifler....sevgiler....

 
At 2:44 ÖS, Anonymous Adsız said...

Merhaba, ne güzel tarifler vermişsiniz.. ne güzel anlatmışsınız...

Ellerinize sağlık...

Bu etkinlik meselesi pek güzel oluyor...

sımmsıcak sevgilerimle..

 
At 4:33 ÖS, Anonymous Adsız said...

Bu etkinlik sayesinde bilmediğimiz tanımadığımız otları bizlere tanıtıp,paylaştığınız için teşekkürler Begüm'cüğüm..
Ellerine sağlık canım başka ne denilebilir ki bu görüntülere..Harikasın..

Sevgilerimle..Gül/d.tadı

 
At 5:29 ÖS, Anonymous Adsız said...

tarifleriniz çok güzel
siteniz çok hoşuma gitti


bende beklerim
http://www.yemekkokusu.com

 
At 7:52 ÖS, Blogger begüm said...

Etkinlik için sweet kitchen'ı ziyarete gelen herkese merhabalar,

Ayşem teşekkürler. Herkes öyle güzel yemekler hazırlamış ki... Bu etkinliklere bayılıyorum.

Sevgilerimle,

Tijencim,

Senin gibi tartışmasız bir ot üstadının yorumları bana ilaç gibi geldi... Bu etkinlikte eskileri anma fırsatım çok oldu Tijencim. Ailemin büyükleri ile de konuşma için fırsat oldu. Eski resimler bile ortaya döküldü ve bu arada benim canım dedemin resimler arasında hiç keşfedilmeyen bir şiir defterini bulduk. Yani anlayacağın bu otlar sayesinde ciddi bir yargı adamı olan dedeciğimin şiirlerini ele geçirdim ...Çok çok mutluyum...

Bir ot masalı kitabın herzaman mutfağımın baş köşesindedir Tijencim... Senin kaç kez ellerine sağlık bilemem artık (:

Sevgilerimle

Begüm

 
At 1:35 ÖS, Blogger yemek said...

Sevgili Begüm, ellerine sağlık hepsi çok güzel. Harika bir ot arşivi oluşuyor tüm katılımcıların sayesinde. Adını bile bilmediğimiz otları tanıyoruz, herkese teşekkür ediyorum. Ben Almanya'da ot bulamadığım için ıspanakla katıldım malesef.

 
At 3:37 ÖS, Blogger begüm said...

Leziz merhabalar,

Çok çok teşekkürler beğendiğine çok sevindim. En kısa sürede sana uğrayacağım,

Sevgiler

Zerrin hoşgeldin,

Çok çok sağol, gerçekten etkinliklere bayılıyorum. Düşünsene belli bir konuda her ay hepimiz devamlı tarif araması yapıyoruz ve ortaya harika şeyler çıkıyor...

Sevgiler,

Gülcüm merhabalar,

Sağol arkadaşım. Herhalde bu etkinlik sonrası ot kullanımı artacak herkeste ne dersin...

Sevgiler,

Yemekkokusu merhabalar,

Çok çok teşekkürler... Beğendiğine çok sevindim. En kısa sürede ziyarete geleceğim.

Sevgiler,

Lavantin merhaba,

Çok haklısın, arşiv süper oldu. Biz burada ot açısından şanslıyız , şehirlerde bile türlü türlü ot bulabiliyoruz.Teşekkürler

Görüşmek üzere,

Begüm

 
At 4:33 ÖS, Blogger daimamutfak said...

ankaradan sevgiler.sıtenız cok güzel..bende daha 2 gun oldu blog actım.beklerım..daimamutfak.blogspot.com

 
At 4:56 ÖS, Blogger daimamutfak said...

sevgılı begüm blogun harıka,ankarada olmanıza sevındım.bende hacettepe ekonomi mezunuyum.ayrıca bankacılık yaptım.ayrılarak kamuya gectım.brokratım.benımde 1 oglum var.sevgıler...daimamutfak.blogspot.com..

 
At 5:03 ÖS, Anonymous Adsız said...

Sevgili Begüm'cüğüm,
Sana ve ailene güzel bir hafta sonu diliyorum..Sevgiyle..

Gül/d.tadı

 
At 5:19 ÖS, Anonymous Adsız said...

Blogumda seninle ilgili birşeyler yazmaya çalıştım , belki okumak istersin.Seni de yeni oyun için sobeliyorum.

 
At 6:04 ÖS, Blogger Sibel said...

Sevgili Begümcüğüm, ben katılamadım ama herhalde katılsam daha iyi bir etkinlik yazısı yazamaz, bu kadar güzel anlatamazdım. Ellerine sağlık canım, ve bu kadar güzel bir yemeği tanıttığın için de çok ama çok sağol!

 
At 9:47 ÖS, Blogger begüm said...

Gülcüm merhabalar,

Ben de sana harika bir haftasonu diliyorum arkadaşım.

Sevgilerimle
Begüm

Ayça merhabalar,

Beni oyuna dahil ettiğin için çok teşekkürler. Ayrıca hakkımda yazdıkların içinde (: Beni çok çok mutlu ettin inan... Bende bu sayede senin sevimli blogunla tanışma fırsatını yakaladım. Ben bankacı olduğum için sabah 8.30-17.30 saatleri işteyim. Lisede bir kız ve 6 yaşında bir oğlum var ayrıca çok faal bir de kocacım dolayısıyla kendime kalan saatler gerçekten dilediğim pek çok aktiviteyi yapmama yetmiyor desem. Blogların da maalesef hepsini ziyaret şansım olmuyor. Bu aralar blogumu bile aralarla yenileyebilir hale geldim. Umarım sobeyi hakkıyla yerine getiririm.

Sana çok çok teşekkürler, tanıştığımıza çoooook memnun oldum.
Görüşmek üzere,

Sevgilerimle

Begüm

Sibelcim canım arkadaşım senin gibi kalemi kuvvetli birinden böyle güzel sözler beni ne kadar mutlu etti bilemezsin...Sağol canım arkadaşım... Bu ot yemeği gerçekten çok lezzetli ve çok da sağlıklı bir yemek, umarım bir gün deneme fırsatın olur.

Sevgilerimle

Begüm

 
At 2:52 ÖS, Blogger ipek said...

Bu tariflerle tesadüfen karşılaşınca, blogunuzu neden daha önce keşfetmedim diye kendime kızdım.
Özellikle de Girit yemekleriyle ilgili verdiğiniz bilgileri görünce. Burada salçalı soslu ,domatesli biberli öyle çok tarif veriliyor ki Girit mutfağı adı altında:))
Tarifleriniz çok güzel, ellerinize sağlık.
Sevgiler
ipek

 

Yorum Gönder

<< Home

Google


Cursors