sweet kitchenmyspace

İçine sevgi katılmış tarifler...

31 Mayıs, 2006

Patatesli börek ve elmalı kek

Bugün Tayjet teyzemin tariflerinden birini, patatesli börek, yaptım. Uzun süredir börek yapmadığımı farkedince akşam için patatesli börek yapmaya karar verdim. Yanında da buz gibi bir cacık , börek yemeyi gerçekten özlemişiz. Melis yine turnuvaya gitti bu sefer Aydın'a .Yolda yemesi için ona annemin elmalı kek'inden yapmıştım, çok hafif ve lezzetli bir kek.

Patatesli Börek

Malzemeler

  • 3 yufka
  • 3 haşlanmış patates ( rendelenecek)
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 1 yemek kaşık tereyağı( eritilmiş)+ 1\2 su bardağı zeytinyağı
  • 3 yumurta
  • 1\2 su bardağı rendelenmiş beyaz peynir
  • 1 demet dereotu ( çok ince doğranacak)
  • 1 tatlı kaşığı sarımsak tozu ( isteğe bağlı konmayabilirde)
  • tuz,karabiber,kırmızıbiber

Yapılışı

Tüm malzemeyi karıştırıyoruz ve macun gibi bir karışım elde ediyoruz.

Hazırladığımız karışımı 3 eşit parçaya bölüyoruz. Önce bir yufkayı serip üzerine karışımın 1\3'ünü güzelce sıvıyoruz ve ikinci yufkayı bunun üzerine serip tekrar karışım sürüp üçüncü yufkaya da aynı işlemi yapıyoruz. Üst üste koyduğumuz üç yufkayı bıçakla 2 eşit parçaya bölüyoruz ve yanlarını kıvırıp dikdörtgen şekli almasını sağlıyoruz. Bu dikdörtgeni de rulo haline getiriyoruz ve 3 parmak eninde parçalar kesiyoruz.

Yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsisine börekleri yerleştiriyoruz ve üzerlerine yumurta sarısı sürüp naylola üstlerini kapıyoruz ve buzdolabında 1-2 saat bekletiyoruz.

Fırınımızı önceden 2oo dereceye ayarlıyoruz ve börekleri üzerleri kızarana kadar 30 dakika pişiriyoruz.

Elmalı kek


Malzemeler

1\2 su bardağı dövülmüş ceviz

2 tepeleme yemek kaşığı tereyağ (yumuşatılmış)+ 1\4 su bardağı sıvıyağ

1 1\2 su bardağı pudra şekeri

2 yumurta

1 büyük çiğ elma rendesi

2 1\2 su bardağı un

1 paket kabartma tozu ( unun içine eklenecek)

1 paket vanilya

1 tatlı kaşığı tarçın

1\2 brdak su

Yapılışı

Tereyağı ve sıvıyağımızı mixer'a koyup iyice krema haline gelene kadar çırpıyoruz. ( Tarifte 125 gr. tereyağı diyor, ben tereyağı azalttım böylece yumuşatılmış tereyağı ve sıvıyağ çırpılınca krema kıvamından daha cıvık oluyor) Pudra şekerini ekleyip krema haline gelene kadar çırpıyoruz. Sonra yumurtaları teker teker ekleyerek çırpıyoruz. Elma rendesi,su,un,vanilya ve en son cevizi ekleyerek çırpıyoruz ve yağlanmış 20 cmlik kek kalıbımıza boşaltıyoruz.

Önceden 180 dereceye ısıtılmış fırında 40 dakika kadar ya da bıçak batırınca bulaşmayana dek pişiriyoruz. Soğuyunca pudra şekeri ile süslüyoruz.

23 Mayıs, 2006

Çilekli pasta

Sıcaklar bir anda bastırdı... Ankara'da dün ve bugün yaşanan Temmuz sıcakları hepimizi şaşkına çevirdi...Ankara havası genelde böyle, soğuk yağışlı günlerden şöyle ılık bahar havasını yaşayarak sıcak yaz günlerine hazırlanmak yerine doğrudan yaz sıcaklarına geçiyoruz ...

Bende haftasonu yaz sıcaklarında yaptığım ve çok sevdiğimiz, herkesin bunun içinde dondurma mı var dediği buz gibi bu çilekli pastayı yaptım... Çikolatalı bisküviler, krema ve çilek... Denemeniz tavsiye olunur. Yapımı gayet kolay, sadece 5-6 saat önce yapmak ve dolaba koymak gerekiyor ki bisküviler sosunu çekip yumuşayıp tam kıvamına gelsinler.

Çilekli pasta





Malzemeler

  • 1\2 kg çilek ( üstünün süslemesine biraz ayırdıktan sonra kalanlar minik ve ince doğranacak)
  • 1 küçük kutu krema ( 200 ml.)
  • 3 yemek kaşığı pudra şekeri
  • 1 paket vanilya
  • 2 yemek kaşığı çilek reçelinin suyu
  • 28 adet Eti kakaolu bisküvi
  • 1 poşet krem şantiy
  • 1\2bardak süt

Yapılışı

Bir kasede mixerla krema, pudra şekeri ve vanilyayı iyice tepecikler oluşana kadar çırpıyoruz.

Bu karışımın içine elle çilekleri ve reçeli karıştırıyoruz. Bir adet bisküvi alıp üzerine bir yemek kaşığı kadar krema karışımı koyup üstüne diğer bisküviyi koyup hafifçe bastrırıp birbirlerine yapışmasını sağlıyoruz ve 6 tane bisküviyi bu şekilde üst üste koyup en üste 7.bisküviyi koyup sos koymuyoruz. Böylece 28 bisküvimizle 4 adet 7 şer bisküvili kule oluşturuyoruz.

Servis yapacağımız tabağa kuleleri yan yatırıp arka arkaya diziyoruz. IIIIIII şeklinde ve araları krema böyle 4 adetini arka arkaya servis tabağımıza diziyoruz.

Diğer tarafta 1 poşet kremşantiy'i ( kutulardan iki poşet çıkıyor bir tanesini) 1\2 bardak sütle çırpıyoruz ve kıvamlı bu kremşantiyle bisküvilerin üzeri düzgün bir hale gelene kadar sürüyoruz ve pastamızı buzdolabında en az 6 saat kadar bekletiyoruz. Servis yaparken çileklerle süslüyoruz.

19 Mayıs, 2006

Chili baharatlı tatlı ekşili tavuk ve hindistancevizli kek

Eski günlerimizde apartman hayatının ayrı bir yeri vardı. Çünkü komşularımızla olan ilişkilerimiz neredeyse akraba ilişkilerinden bile sıkı fıkıydı...Bizim apartmanda kapılar açık dururdu anneler gider gelir, çocuklar koşuşturur ve herşey, sevinçler üzüntüler, sıkıntılar, heyecanlar, paylaşılırdı... Bizim gameboy oyunlarımız, laptoplarımız, MSN messengerlarımız, Barbielerimiz, Action manlerimiz vs. yoktu ama yüreği gerçekten bizim için çarpan dostlarımız, arkadaşlarımız ve her zaman bizi kollayan seven bir sürü büyüklerimiz komşularımız vardı... Meğer biz ne şanslı çocuklarmışız da haberimiz yokmuş...Hızlı yaşam koşulları ve koca bloklar farklı ortamlar oluşturdu zaman içinde... Sabahın kör karanlığında işe gidip gece vakti eve gelen insanlar birbirlerini tanımaz ve neredeyse kapı karşısında oturan komşularını tanımaz oldu ve yaşam çarkı tanıma isteğini de yok etti. Çünkü yorgun argın evlere dönülünce yaşanan yemek telaşı, işlerin yetiştirilmesi insan ilişkilerine bile zaman bırakmadı... Bu anlattıklarım size de bir şekilde aşina geliyor değil mi...Bu kadar lafı da anlatmamın nedeni komşu kızı Buket... Buket çok şeker ve ben blogu kurduğumdan bu yana devamlı beni destekleyen tatlı komşuun adı... Gittiği kumaş boyama kursunda blogun tanıtımını yapmadan tutun, beğendiği tarifleri not alıp bana getirmesi ve tüm tarifleri misafir günlerinde deneyip bunu şurdan yaptım diye herkese bahsetmesi gibi beni gerçekten duygulandıran çok harika ve tatlı bir insan... Yaşadığımız sitede ne şanslıyız ki böyle insanlar çoğunlukta tıpkı eski günlerdeki gibi... Bir evde birşey pişirildi mi hemen paylaşılıyor diğer komşularla... İşte hindistancevizli kek de Buket'in bana getirdiği bir tarif. Öyle tadı güzel ve öyle kolay yapılıyorki hemen bloguma eklemek ve sizlerle paylaşmak istedim...

Tavuğu bal ve baharatla marine ediyoruz ve sonuç çok da başarılı oluyor. Ancak bu tavuğun tarifini food network'ten yazdığımdan beri hep yapıyorum ve bal, limon ve maydanozla yapılan sosuyla bu tavuk çok lezzetli...

Chili baharatlı tatlı ekşili tavuk

Malzemeler

  • 4 yarım tavuk göğüs derili ve kemiksiz ( ben paketteki Banvit göğüs kullanıyorum)
  • tuz, chili tozu
  • 1 büyük limonun suyu
  • 1 çorba kaşığı bal
  • 1\4 su bardağı tavuk suyu
  • 1 çorba kaşığı tereyağ
  • bir tutam maydanoz ( ince kıyılacak)

* Chili powder aslında chili biberinin tozu ve diğer birtakım baharatların karışımı ile hazırlanıyor. İnternette araştırdım şu baharatları içeriyor; chili biberi, kimyon,karabiber ve sarımsak tozu. Sizde chili powder yoksa damak tadına göre bu baharatlardan bir karışım hazırlanabilir)

Yapılışı

Fırınımızı önceden 180 dereceye ayarlıyoruz. Fırına girebilecek bir tavanın dibini az bir sıvıyağla kaplıyoruz . Diğer tarafta tavukları tuzlayıp chilli toz baharat ile üstünü kaplıyoruz. Tavadaki yağ kızınca tavukları güzelce derili kısım alta gelecek şekilde diziyoruz ve yerlerinden oynatmıyoruz. Bir tarafı iyice kızarınca diğer tarafı çeviriyoruz ve o tarafı da iyice kızartıyoruz. Sonra tavanın altını kapayıp tavukları önceden ısıttığımız fırına koyup 20-25 dakika pişiriyoruz.

Tavuklar suyunu salıp pişince fırından çıkarıp servis tabağına alıyoruz tavukları ve tavadaki tavuk suyunun içine limon suyunu, balı, tavuk suyunu, tereyağını ve maydanozu koyup bir taşım iyice karıştırıp kaynatıyoruz ve fırından çıkmış nar gibi kızarmış tavukların üstüne döküyoruz. ( Tavuk suyunuz hazırda olmadığında koymayabilirsiniz de...)

Hindistancevizli kek

Malzemeler

  • Hazır sade keklerin sadece yarısı( ben en çok Uno marka pasta keklerini kullanıyorum)
  • 1 yumurta
  • 2 çay bardağı hindistancevizi
  • 1 çay bardağı ince çekilmiş ceviz
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 çay bardağı toz şeker

Yapılışı

Fırını önceden 160 derceye ayarlıyoruz.Tüm malzemeyi elle karıştırıp hazır kekin üzerine srüyoruz ve 160 derecede fırının ızgarasını çalıştırıyoruz ve kekin üzeri iyice kızarana kadar 20-30 dakika pişiriyoruz. Dilimleyerek servis yapıyoruz.

17 Mayıs, 2006

Ye # 10 Çilekli Pay ve ev yapımı çilekli dondurma

MySpace Layouts




Bu ayki etkinliğimizin konusu çilek ve evsahibimiz Tuğçe'ydi.

Çilek tadı, kokusu, rengi ile tatlıların vazgeçilmezi ... Ayın etkinliği için çileği seçen Tuğçeye teşekkürler...

Çilek etkinliği için tariflerim arasından iki tanesini yapmaya karar verdim. Bunlardan ilki Magnolia Bakery'nin çilekli payı. Yapımı oldukça kolay, görüntü ve tadı harika oluyor... Pay tabanı cheesecake benzeri . Taban hamuruna konan ceviz tadı çok güzelleştiriyor...

Evde kendi yaptığınız çilekli dondurmanın tadı bir başka oluyor desem... İkram etmesi de yemesi de çok zevkli...

Çilekli pay

Çilekli payın tabanı cheesecake gibi yapılıyor ve sadece 12 dakika pişiriliyor. İç dolgusu ise pişmiyor...

Malzemeler

1\2 su bardağı eritilmiş tereyağı

1 1\4 su bardağı robotta ince çekilmiş Eti Burçak bisküvi

1\2 su bardağı ince çekilmiş ceviz

( daha önceki postlarda da yazmıştım, cevizi çekmeden önce 180 derece fırında 15 dakika yağlı kağıt üzerinde pişirip sonra kullanıyoruz.)

1\4 su bardağı esmer şeker

Dolgusu

2 paket Pınar beyaz

1 su bardağı pudra şekeri

1\4 su bardağı yoğurt ( süzme yoğurt ya da yoksa yoğurdun katı kısmı kullanılacak)

1 paket vanilya

Üstünü süslemek üzere 1\2 kg. çilek ve dilediğiniz miktar çilek jölesi.

Yapılışı

Fırınımızı 180 dereceye ayarlıyoruz. Tabanı yapmak için tüm taban malzemesini bir kapta karıştırıp yağladığımız cam pay kabının altına döşüyoruz (20 veya 23 cm). 180 derece fırında 12 dakika pişirip, soğumaya bırakıyoruz.

Diğer tarafta peynir ve pudra şekerini krema haline gelene kadar 5 dakika çırpıyoruz ve yoğurtla ve vanilyayı ekleyerek iyice karışana dek çırpıyoruz. Dolgu malzemesini pay tabanı soğuyana kadar buzdolabına koyup soğutuyoruz.

Taban iyice soğuduktan sonra dolguyu düzgünce üzerine sürüp ikiye kesilmiş çileklerle her yerini dekoratif bir şekilde kaplıyoruz. Ben çilekleri iki dolu yemek kaşığı çilek jölesini az sıcak suyla eritip çilekleri bu karışıma batırıp öyle dizdim payın üstüne. Jöleyi daha da çok ya da hiç kullanmayabilirsiniz... Payın en az 8 saat buzdolabında bekletilmesi gerek böylece dolgusu giderek lezzetleniyor.

Ev yapımı çilekli dondurma

Sıcak yaz günlerinde, çileklerin harika olduğu bu ay hazırlayıp deep freeze'e depoladığınız çilekli dondurmalarınızı yemek ve ayrıca ikram etmek çok keyifli oluyor....

Malzemeler

3 yemek kaşığı un

1 çay kaşığı tuz

1 1\2 su bardağı toz şeker

3 bardak süt

3 büyük yumurta

3 1\2 su bardağı robotta püre haline getirilmiş çilek

1 yemek kaşığı limon suyu

1 1\2 bardak krema

1 paket vanilya

Yapılışı

Bir tencereye unu, tuzu, şekerin bir bardağını karıştırıp üzerine sütü ekliyoruz. Orta ısıda karışım koyulaşana kadar karıştırarak kaynayıncaya kadar pişiriyoruz.

Başka bir kapta tel çırpıcıyla yumurtaları biraz elle çırpıyoruz. Sıcak muhallebiden 1 su bardağı kadarını yumurtalara azar azar yedirererek ekliyoruz. Daha sonra yumurtalı karışımı azar azar akıtarak muhallebiye ekliyoruz ve devamlı karıştırarak düşük ateşte karışım iyice koyulaşana kadar pişiriyoruz. Karışımın kaynamamasına dikkat ediyoruz. Karışımı ocaktan alıp soğutuyoruz. Soğuturken 5 dakikada bir karıştırıyoruz.

Diğer tarafta püre haline getirilmiş çilekleri 1 yemek kaşığı taze sıkılmış limon suyu ve kalan 1\2 su bardağı şekerle karıştırıp buzdolabına koyuyoruz ve en az 20 dakika bekletiyoruz. Bu aromaların karışmasını sağlıyor...

Daha sonra muhallebi, krema, vanilya ve çilek karışımını büyük bir kapta elle iyice karıştırıp deep freeze'de hangi kaplarda saklayacaksak ona boşaltıp deep freeze kaldırıyoruz.

13 Mayıs, 2006

Parmesanlı sebzeli köfte ve taze fesleğenli kabaklı muffin

Myspace layouts


" ANNE HAKKI ÖDENMEZ "

İlk defa bebeğimi kucağıma alıp eve geldiğimde, bebeğim uyumayıp ilk uykusuzluklarımı çektiğimde, bebeğim ilk defa ateşlendiğinde ve ben onun başucunda sabahladığımda, ilk defa emzirmeye çalıştığımda, Allahım onun yerine ben hasta olayım diye dua ettiğimde, ilk defa sebze çorbasını yedirmeye çalışıp günler boyu 100 kap değişik çorba pişirdiğimde, altını temizlemek için beş kişi başında ter döktüğümüzde, ilk banyosunda boğazına su kaçacak diye heyecan çektiğimde, yuvaya verdiğimiz zamanki doğru karar mı diye uykusuz gecelerimizde, iyi bakılıyor mu diye çektiğimiz kaygılarda, okula başladığında birileri onu üzer mi diye kaygılarımda, öğretmeni ona bizim gibi davranabilir mi diye düşüncelere daldığımda, yorgunluğu hastalığı hiçe sayıp sadece onun istedikleri olsun diye sinemalarda uyukladığımda, alışveriş merkezlerinde helak olduğumda, bana ilk defa elleriyle kahvaltı hazırlayıp anniş gel diye çağırdığında döktüğüm göz yaşlarında ,"anne biz Tunalı'ya gitmek istiyoruz" dediği zaman hissetiklerimde, ilk defa minibüse binip tek başına işyerime gelmek istediğinde onu beklerkenki döktüğüm soğuk terlerde vs vs ...... anladım anne hakkının neden gerçekten ödenemez olduğunu... Böyle yüce karşılıksız ve mucizevi bir sevginin varlığını... Bunları daha önce de duyuyordum ama bebeğim olduktan sonra idrak ettim... Artık hiçbir zaman ben yoktum biz vardık ve canımdan bile önemli bu varlıkların sağlığı ve mutluluğu için yapamayacağım birşey yoktu bu dünyada...

" ANNECİĞİM SENİ ÇOK SEVİYORUM VE SEN BENİM İÇİN ÇOK KIYMETLİSİN, TÜM EMEKLERİN İÇİN TEŞEKKÜRLER...."


" ANNELER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN "








Bloguma değişik ve özel bulduğum tarifleri koymaya çalışıyorum. Bugün yaptığım köftenin tadı da çok beğenildiğinden son anda bloga dahil edilmiştir.

Parmesanlı sebzeli köfte



Malzemeler

2 dilim bayat ekmek

1\4 su bardağı süt

500 gr. dana kıyma

2 dolu yemek kaşığı parmesan peyniri ( yoksa kaşar kullanılabilir)

1\2 tatlı kaşığı tuz

1\2 tatlı kaşığı karabiber

1 büyük yumurta

4 diş sarımsak, dövülmüş

1 yemek kaşığı zeytinyağı

2 domates ( ayıklanıp küp küp doğranmış)

1\2 su bardağı haşlanmış bezelye

1 havuç ( küp doğranmış haşlanmış)

1 patates ( küp doğranmış haşlanmış)

3 yemek kaşığı krema

1 yemek kaşığı doğranmış fesleğen

Yapılışı

Ekmeği sütle ıslatıp biraz bekledikten sonra çatalla ekmeği eziyoruz. Kıymayı, parmesanı, tuzu, karabiberi, ve sarımsağın yarısını karıştırıp 8 köfte haline getiriyoruz. Yapışmayan bir kapta zeytinyağını koyup köftelerin iki yüzünü kızartıyoruz. Kalan sarımsağı tavaya koyup biraz çeviriyoruz. Domatesleri ve diğer sebzeleri koyup tavamızın kapağını kapatıp 10 dakika kadar pişiriyoruz. Kapağı açıp kremayı ekliyoruz ve 1-2 dakika daha pişirip tavanın altını kapayıp taze fesleğenleri üstüne serpiyoruz.


Haftasonu taze fesleğenleri bulunca yaptığım yemeklerde de çok çok sevdiğim fesleğeni kullandım. Özellikle muffinler fırından çıkar çıkmaz mis kokularıyla ve nefis tatlarıyla hemen tüketildiler.

Taze fesleğenli kabaklı muffinler

Malzemeler

1 3\4 su bardağı un

3 dolu yemek kaşığı parmesan peyniri

1 yemek kaşığı toz şeker

1 paket kabartma tozu

1\2 tatlı kaşığı tuz

1 yumurta ( çatalla hafifçe çırpılacak)

3\4 su bardağı süt

1\4 su bardağı zeytinyağı

1 su bardağı renedelenmiş kabak

1 yemek kaşığı doğranmış taze fesleğen

Yapılışı

Fırınımızı 200 dereceye ayarlıyoruz. 12'li muffin kalıplarını yağlıyoruz.

Unu, peyniri, şekeri, kabartma tozunu ve tuzu bir kasede karıştırıyoruz.

Diğer bir kapta yumurtayı, sütü, zeytinyağını ve fesleğeni karıştırıyoruz.

Daha sonra yumurta karışımını un karışımına ekleyip çatalla birbirine karıştırıyoruz. Hamuru muffin kalıplarına eşit olarak bölüyoruz.

200 derecede üstleri kızarıp kürdan batırınca bulaşmayıncaya kadar 20-25 dakika pişiriyoruz.

11 Mayıs, 2006

Köz patlıcan ve beşamel soslu keseler


Bizim evin patlıcan delisi Melis... Her türlü patlıcan yemeğine bayılıyor. Küçükken ağzına almadığı, nefret ettiği bu sebze şimdi en sevdiği gıdalardan biri. Çocuklarımız bazen belli sebze ve gıda gruplarını sevmiyor diye üzülürüz, bence hayatlarının bir dönemlerinde yemedikleri gıdaları da yavaş yavaş tüketmeye başlıyorlar... Bu yaptığım küçük keseler de patlıcan közlenerek ve beşamel sosla karıştırılarak yapılıyor.

Köz patlıcan ve beşamel soslu keseler

Malzemeler

( 15 adet kese için)

3 büyük bostan patlıcanı ( yaklaşık 800 gr.)

3 yufka

3\4 çay bardağı sıvı yağ

6 yemek kaşığı un

2 1\2 su bardağı süt

1\2 su bardağı rendelenmiş eski kaşar

sarımsaklı tuz, karabiber ( sarımsaklı tuzunuz yoksa tuz ve sarımsak tozunu karıştırabilirsiniz)

Yapılışı

Fırınımızı 250 dereceye ayarlayıp yağlı kağıtla kapladığımız fırın tepsisine patlıcanları dizip 45 dakika ya da üzerleri kararıp içi iyice pişene kadar közlüyoruz. Pişince fırından çıkarıp göbeğini bıçakla kesip içlerini kaşıkla çıkarıyoruz. Hafif tuzlayıp bıçakla küçük küçük kesip hazırlıyoruz.

Diğer tarafta yağı tencereye koyup unu ekleyip biraz kavuruyoruz , sütü, tuz , karabiberi ekleyip devamlı karıştırıp koyu kıvamlı beşamel sos haline gelene kadar 5 dakika pişiriyoruz. Ocağın altını kapattıktan sonra kaşar peynirini ekleyip karıştırıyoruz ve en son patlıcanlarımızı beşamel sosa ekleyip içimizi hazırlıyoruz.

Yufkanın birini tezgaha serip sıvı yağla ve fırçayla yağlıyoruz. 2 farklı boyda tabak alıp yufkanın üstüne koyup daire şeklinde iki farklı yufka parçası çıkarıyoruz. Ben bir pasta tabağı ve bir de Türk kahvesi fincan tabağı kullanıyorum. Çukur bir cam kase alıp içine büyük parça yufkayı yerleştiriyoruz ve ortasına küçük olanı koyuyoruz. Hazırladığımız içten bir dolu yemek kaşığını ortasına koyup yeşil soğanın sapıyla bağlıyoruz. Soğan sapı yerine maydanoz sapı da kullanılabilir ama ben soğanın yeşil kısmı da yendiği ve ayrı lezzet kattığı için tercih ediyorum.





Fırını 220 dereceye ayarlayıp, kabımızı yağlı kağıtla kaplıyoruz ve keseleri dizip 15 dakika üstleri kızarana kadar pişiriyoruz.

10 Mayıs, 2006

Biberiyeli kuzu rosto, sarımsaklı fırın domatesler ve unsuz bademli portakallı kek

Blogumu takip edenlerin çok iyi farkettiği üzerimdeki seyahatler sonrası yorgunluk ve rehaveti atmaya çalışıyorum. Herkes blog bu ara yavaşladı mı ne gibi haklı sorular soruyorlar. Seyahat öncesi verdiğim tarifler yeterli bulunmadı anlaşılan. Aslında çok da haklılar yapmak istediğim pek çok şeyler, yepyeni yemek kitaplarından denemek istediğim onlarca tarifler var ama bende hal kalmamış velhasıl... Artık yaşın ilerlemesi mi desem, ağzıma almak bile istemiyorum ama , biraz da öyle galiba vücut bu koşuşturmaları eskisi gibi kaldırmıyor anlaşılan... Neyse artık bugün itibariyle silkinip sizlere değişik bulduğum yeni tarifleri tekrar yazmaya başlıyorum...

Bu hafta daha önce anlattığım üzere Bolu'dan aldığımız nefis etler yüzünden et ağırlıklı öğünler içeren bir hafta geçiriyoruz. Gamzecim İstanbul'a gittiğimde yepyeni yabancı yemek kitapları verdi. Biberiyeli kuzu ve domatesler Gamze'nin Anne Willan'ın "Meat Classics" kitabından, bademli tatlı ise benim yeni getirdiğim " The Complete Cookies, Muffins & Cakes Cookbook"'tan yapılmıştır.

Et biberiye ( ben bu otu hep rosemarie diye bilirdim babamın klasiği rosemarie ve sirke sosunda balık nedeniyle) ile nefis bir aroma kazanıyor, tabi sarımsaklar da nefis kokutuyor. Ev ahalisi kokular nedeniyle et pişene değin zor bekledi. Evimizde koyun ve kuzu ( pirzola dışında) tüketilmemesine rağmen nar gibi kızaran ve ağızda eriyen ve tadı tandır benzeri bu eti çok severek yediler yanında domatesler ile birlikte... Bence yemek davetleri için de çok göz dolduran bir et yemeği...

Tatlı ise pudra şekeri ile süslendikten sonra krema ve değişik meyvelerle servis yapılıyor. Ben çok beğendim, portakal aroması yoğun hissediliyor, badem ayrı tat veriyor... Benimde bugünlerde yaklaşan yaz mevsimi nedeniyle yapmaya çalıştığım diyetin akıbetini takdirlerinize bırakıyorum pişen bu yemeklerden sonra...

Biberiyeli kuzu rosto


Malzemeler

1 adet kuzu kol ( yağları iyice temizletilecek)

1 adet büyük soğan

1 adet büyük havuç

5-6 diş sarımsak

Biberiye ( taze olursa harika olur ben evde tazesi olmadığından kurutulmuşunu ufaladım)

3 yemek kaşığı zeytinyağı

tuz, karabiber

Yapılışı

Fırın tepsisi ya da rosto tencerinizin tabanına soğanı dörde bölüp, havucu da 2 parmaklık parçalara kesip yerleştiriyouz. Kuzu kolu bu soğanların ve havuçların üzerine yerleştiriyoruz. Etin üzerinde bıçakla açtığımız deliklere sarımsakları yerleştiriyoruz. Zeytinyağını etin üzerine gezdirdikten sonra biberiye , tuz ve karabiberi de etin üzerine döküyoruz. Önceden 230 dereceye ayarladığımız fırınımıza etin üzrini aleminyum folya kaplayarak koyuyoruz. 45 dakika kadar sonra etin kızarması için folyoyu kaldırıp dereceyi 180 düşürüyoruz ve eti zevkimize göre 1 veya 1.5 saat kadar daha pişiriyoruz. Etin suyu bazen azalabiliyor öaybardağı ile azar azar eklemeler yapabilirsiniz.

Sarımsaklı fırın domatesler

Et yemeklerinin yanına bu fırın domatesler çok yakışıyor ben aynı içi mantar içinde kullanıyorum.

Malzemeler

4 domates

3 -4 yemek kaşığı zeytinyağı

2 büyük diş sarımsak

1\2 su bardağı galeta unu

5-6 sap maydanoz ( bıçakla ince kıyılacak)

tuz, karabiber

Yapılışı

Fırınımızı 180 dereceye ayarlıyoruz. Domatesleri yıkayıp ikiye bölüyoruz. Dengede durmaları için alt kısımlarından ince bir dilim kesiyoruz.

Zeytinyağını, dövülmüş sarımsağı, maydanozu, galeta ununu, tuz ve karabiberi karıştırıyoruz ve kaşıkla domateslerin üzerine yerleştiriyoruz. Domatesleri yağladığımız fırın kabına yerleştirip fırına veriyoruz. 10- 15 dakika domatesler yumuşayıp üzerleri kızarana kadar pişiriyoruz.

Unsuz bademli portakallı kek


Malzemeler

2 portakal

1 1\2 su bardağı toz badem

1 su bardağı şeker

1 paket kabartma tozu

1 paket vanilya

1 tatlı kaşığı Cointreau ( portakal likörü)

6 yumurta

Yapılışı

Portakalları iyice yıkayıp tencereye koyuyuoruz ve üstünü örtene kadar su dolduruyoruz. Portakkalar iyice yumuşayıncaya kadar yaklaşık 40 dakika kaynatıyoruz. Portakallar iyice yumuşadıktan sonra tencereden alıp dörde bölüyoruz, sert yerlerini ve beyaz kısımlarını temizledikten sonra soğutuyoruz.

Fırınımızı 180 dereceye ayarlıyoruz. 23 cmlik yuvarlak kek kalıbını yağladıktan sonra tabanını yağlı kağıtla kaplıyoruz.

Soğuyan portakalları robotta püre haline getiedikten sonra, toz bademi, şekeri, vanilyayı, kabartma tozunu, içkiyi ekleyip çırpıyoruz. Teker teker yumurtaları ekliyoruz, çok fazla çırpmıyoruz karışımı ve kek kalıbına boşaltıp 180 derecede 50 dakika pişiriyoruz.

Soğuyunca kekin üstünü pudra şekeri ile süsleyip, servisini krema ve meyvalarla yapıyoruz.

09 Mayıs, 2006

Fırında kremalı brokoli ve kolay tiramisu

Et ve tavuk yanında brokoli yemeyi çok seviyoruz. Genelde çiğ olarak süzme yoğurtla sos yaparak yediğimiz brokoliyi bu sefer fırında kremalı yaptım.

Bir de tadını çok başarılı bulduğum ve çok kısa zamanda hazırlayabileceğiniz bu pişirilmeden yapılan tiramisuyu epeydir burada yazmak istiyordum. Tarifi foodnetwork'te görmüştüm. Ani bastıran misafirlerde veya ailenin tatlı krizlerini kısa sürede bastımak amacıyla bu tatlıyı hemen yapabilirsiniz tabi bir koşulla evde hazır kedidilleriniz mevcutsa... Bu arada fotoğrafların çok kötü çıktığını farketmişsinizdir. Bu teknik arızanın nedeni, bugün fotoğraf makinemi mezuniyet öncesi sınıfını resimlemek amacıyla okula götüren ve tüm ayarları değiştiren sevgili Melis ... Akşam makineyi düzeltmeye vakit olmadığından bu seferlik bu halleriyle yayınlıyorum resimleri...

Fırında kremalı brokoli

Malzemeler

3 su bardağı pişmiş brokoli ( çok az suyla 5 dakika haşlıyorum)

3\4 su bardağı peynir ( tulumu ufalayıp rendelenmiş parmesanla karıştırdım. Parmesan yerine eski kaşar da konabilir)

2 yumurta

tuz, karabiber

1\2 küçük paket krema

2 yemek kaşığı robottan çekilmiş bayat ekmek

2 yemek kaşığı galeta unu

Yapılışı

Fırınımızı önceden 180 dereceye ayarlıyoruz. Fırın kabımızı yağlayıp brokoliyi fırın kabına döşüyoruz ve üstünü peynirle kaplıyoruz.

Yumurtayı tuz ve biberle çatalla çırpıp kremayı ekleyip karıştırıyoruz. Bu karışımı peynirin üstüne döküp fırına veriyoruz.

Çekilmiş ekmek ve galetayı karıştırıp 15 dakika piştikten sonra fırındaki brokolinin üzerine döküp 10 dakika kadar daha pişiriyoruz.

Kolay tiramisu

Malzemeler

( 4 kişilik)

24 adet kedidili ( ben balloco marka kullanıyorum)

2 kutu pınar labne peynir

1 su bardağı pudra şekeri

1\2 paket vanilya

1\2 fincan koyu nescoffee ( 1\2 fincan suya 2 dolu tatlı kaşığı nescoffe koyarak yapıyorum)

1 kapak dolusu kahve aromalı likör yada sevdiğiniz herhangi bir likör

Üstü için

1 çorba kaşığı kakao

1 çay kaşığı tarçın

Yapılışı

Kahveyi yapıp içine likörü karıştırıyoruz.

Labne peyniri ve pudra şekerini krema haline gelinceye kadar mixerla iyice çırpıyoruz ve içine vanilyayı karıştırıyoruz. Fırça ile kahveyi kedidillerinin üzerine sürüp 3 adet kedidilini tabağa yanyana yerleştiriyoruz. Üzerine kremamızı sürüp kahveyle bulanmış bir kat kedidili daha yerleştiriyoruz. Kakao ve tarçını karıştırıp tiramisunun üstünü bununla kaplıtoruz. Ben en üstüne bir tatlı kaşığı dolusu krema daha koyup üstünü böğürtlenle süsledim. Böğürtlen yerine çilek de kullanılabilir.

07 Mayıs, 2006

Ballı kek


Bu değişik kek tarifini Dr.Oetker paketinin üstünde görüp tarif defterime geçirmiştim. Pazar günkü keyif kahvesinin yanına güzel bir eşlikçi oldu...

Ballı kek

Malzemeler

1\2 su bardağı toz şeker

1\2 su bardağı bal

4 yemek kaşığı su

80 gr beyaz çikolata

1 su bardağı dövülmüş ceviz

2 yumurta

2 su bardağı elenmiş un

1 poşet kabartma tozu

1 çay kaşığı tarçın

Yapılışı

Fırını önceden 180 dereceye ayarlayalım. Şeker, bal ve suyu tencereye koyupkısık ateşte şeker eriyene kadar karıştırarak pişirelim.

Ocaktan indirince küçük parçalara böldüğümüz çikolatayı ve cevizi ekleyelim, çikolata eriyene kadar karıştırmaya devam edelim.

2 yumurtayı mixerla 2 dakika çırpalım ve unu, kabartma tozunu, ballı karışımı ve tarçını ekleyip karışana kadar çırpalım.

Yağladığımız 30x13 cmlik dikdörtgen kek kalıbına döküp 180 derecede 30 dakika ya da keke bıçak batırınca yapışmayana dek pişirelim.

06 Mayıs, 2006

Sarımsaklı tepsi kebabı

Cumartesi günü yani bugün İstanbul dönüşü her zaman yaptığımız gibi Bolu dağındaki kasabımıza uğradık ve bir iki ay yetecek kadar et alışverişi yaptık. Etlerin tadı Ankara'da yediklerimize göre oldukça farklı. Etleri deepfreeze de saklıyorum ve yapılan yemeklerin tadı bir başka oluyor.

Bugün yaptığım kebabı ağız tadına çok güvendiğim sevgili arkadaşım Jale Savran verdi. Jale her görüştüğümüzde bana biriki bomba gibi tarif yazdırır ayaküstü. Bunu mutlaka yap nefis diye...O kadar lezzetli ve pratik bir yemekki kapışıldı ve yarına tekrarı istendi. Sevgili arkadaşımız Mutlu da bizde yemekteydi ve o kadar beğendi ki tarifini kendi yapmak üzere detaylı şekilde aldı benden. Öyle bir telaş içinde tüketildiki lavaş dilimleriyle ve yoğurtla hazırladığım tabakların resmini çekme fırsatım bile olamadı...

Tepsi kebabı piştikten sonra dilimleyerek servis yapılıyor. Evde hazırda ne varsa, benim deep freeze de lavaş vardı ( genelde eve kebap ısmarladığımız zamanlarda fazla kalan lavaşları ikiye kesip deep freeze atıyorum, gerçekten köftelerin etlerin yanında çok işe yarıyor sonradan), bazlama da güzel olur, tost makinesinde ısıtılıp tabakların kenarına konuyor, bir iki yemek kaşığı yoğurt ve kebap dilimi harika bir tabak oluşturuyor.

Sarımsaklı tepsi kebabı

Malzemeler

600 gr. kıyma

2 tatlı kaşığı tuz ( tuz miktarı tercihinize göre değişebilir)

1 dolu tatlı kaşığı karabiber

6-7 büyük diş sarımsak ( rendeliyoruz ya da dövüyoruz)

2-3 adet domates

5-6 adet yeşil biber

2 yemek kaşığı biber salçası ( 1 kaşığı domates salçası olabilir)

1\2 bardak su

Yapılışı

Fırını 230 dereceye ayarlıyoruz. Kıymayı bir kaba koyuyoruz. Tuzu, karabiberi, sarımsağı
ekliyoruz ve iyice yoğuruyoruz. Yağladığımız yuvarlak borcamın altına bastırarak yayıyoruz kıymayı.



Kıymanın üzerine yuvarlak halkalar halinde kestiğimiz domatesleri ve biberleri yerleştiriyoruz. Salçayı hafif tuzlayıp suyla seyreltiyoruz ve kıymanın üstüne döküp fırına sürüyoruz. 230 derecede 20-25 dakika kadar pişiriyoruz ve işte kebabınız hazır...


02 Mayıs, 2006

Seyahatim ve çilek reçelli rulo...



Harika bir tatilin ardından günlük tempoma dönüş... Çektiğim resimlerden tahmin edeceğiniz gibi Londra'da geçirilen bol koşturmacalı, maceralı, yorucu bir o kadar da renkli geçen dört gün. Kendi görüntülediğim şehir manzaralarının bir kısmını blogumda sizlerle paylaşmak istedim. Londra'da çok da sık dört gün üst üste bu mevsimde güneşli, ılık günler yakalamak da bizim şansımız oldu... Bol bol sokaklarda yürüyerek dolaşma, üstü açık iki katlı otobüslerle şehir turu yapmaca ve Hyde Park'da mis gibi havada gezintiler harikaydı. Tüm bunların yanısıra geçici süre British Museum'da açılan Michelangelo'nun sanat hayatının tarih içindeki gelişimini kronolojik olarak çizdiği eskizler eşliğinde sunan çok özel bir serginin bizim seyahatimize denk gelmesi ve Jeremy Irons'un başrolde oynadığı bir tiyatro oyununu canlı izlemek bu dört günün en sevdiğim ve etkilendiğim anlarıydı. Tabi bu arada birçok güzel yemek kitapları da aldım önümüzdeki günlerde tarifleri burada yazılmak üzere...



Bugün yapımı çok kolay olan ve çay saatlerinizde ya da brunchlarda hemen yapabileceğiniz bir tarif veriyorum. Ben rulonun içine çilek reçeli kullandım ama siz sevdiğiniz herhengi bir reçel ya da marmeladı kullanabilirsiniz. Ben de bir daha sefere böğürtlen reçeli ile yapmayı aklıma koydum...

Çilek reçelli rulo


Malzemeler

3\4 su bardağı kekun ( kendinden kabaran hazır unlardan) (90 gr.)

3 yumurta

3\4 su bardağı şeker

1\2 su bardağı herhangi bir reçel ( içindeki taneleri kolay sürülsün diye spatula ile ezilecek)

Yapılışı

Fırınımızı önceden 200 dereceye ayarlıyoruz. 30 x 25 x 2 cm'lik kalıbı yağlayıp altına yağlı kağıt seriyoruz.

Kekunumuzu fazlaca havalansın diye 3 kez elekten geçiriyoruz.

Yumurtaları 5 dakika kadar mixerda çırpıp 1\2 su bardağı şekerimizi ekleyip tekrar 5 dakika çırpıyoruz . Karışıma unu elle ve hızlı bir şekilde karıştırıp, kalıba boşaltıp 10-12 dakika pişiriyoruz.

Kek boyutlarında küçük mutfak havlumuzun üstüne yağlı kağıt serip üstüne kalan şekeri döküyoruz ve pişirdiğimiz dikdörtgen hamuru sıcakken altındaki yağlı kağıttan sıyırıp bu şekerlenmiş yağlı kağıdın üstüne koyup rulo yapıp 5 dakika bekletiyoruz. Daha sonra ruloyu açıp içine reçeli sürüyoruz ve tekrar rulo haline getirip soğutuyoruz ve dilimleyip sevis yapıyoruz.

Google


Cursors